Yüzyüze geldiğinizde gayet kibar olan kimselerin, internetteki e-gruplarda saldırgan ve hoşgörüsüz, bir o kadar da klavyesine hakim olamayışlarının kaynağı nedir acaba?
Maalesef insanlar yüzyüze geldiklerinde birbirlerine söyleyemeyecekleri şeyleri, yüzlerce kişinin üye olduğu e-posta gruplarında çok rahat söyleyebilmektedirler.
İnternetle birlikte edindiğimiz bir çok alışkanlıklardan biri de, e-posta gruplarını kullanmamızdır. Dileyen herkesin belli bir ilgi alanıyla ilgili, hiçbir masrafa girmeksizin e-posta grubu açmasına imkan tanıyan pek çok internet servisi var. Kültür sanattan edebiyata, siyasetten ekonomiye, mizahtan karikatüre kadar pek çok alanda açılmış e-posta grupları bugün internetin en aktif topluluklarını oluşturuyorlar. Bir başka deyişle sanal internet cemaatleri oluşmuş durumda. Bu grupların bir bölümü sadece duyurular ve haberler göndermek için kullanıldığı gibi, bir bölümü de çok şiddetli tartışmalara sahne oluyor.
Klavyesi düşük!
Bu tartışmaların dozu bazen (belki de çoğu zaman) internetin getirdiği kimliğini gizleyebilme imkanı sayesinde kaçıyor ve kavgaya dönüşebiliyor. Burada vurgulamamız gereken en temel unsur, insanların birbirlerine karşı internette daha fazla hoşgörüsüz, tahammülsüz ve saygısız davrandığıdır. Maalesef insanlar yüzyüze geldiklerinde birbirlerine söyleyemeyecekleri şeyleri, yüzlerce kişinin üye olduğu e-posta gruplarında çok rahat söyleyebilmektedirler. Yüzyüze geldiğimizde bize karşı gayet kibar davranan kimselerin internetteki e-gruplarda saldırgan ve hoşgörüsüz, bir o kadar da klavyesine hakim olmamalarının nedeni ne olabilir? İnternette insanları kurt adam yapan neden nedir?
Ne olacak bu internetin hali?
Türk halkının tipik özelliğidir. “Ne olacak bu memleketin hali?” tartışmaları yapmaya bayılırız. İstiklal Caddesi’ndeki barlara takılan entellerden, köy kahvesindeki insanlara kadar hemen herkesin her konuda mutlaka bir fikri vardır. Memleketi kurtarmanın formülüna sahiptir herkes. Ama sihirli formülünü geniş kitlelere ulaştıramaz. Olsa olsa kahvehanedeki veya çalıştığı işyerindeki arkadaşlarına anlatabilir fikirlerini. İşte, fikirlerini anlatmaya, yaymaya hasret kişiler için internet, özellikle de e-gruplar imdada yetişmiştir. Kitle hazır, hem de yazdığınıza hemen cevap veren, tepki gösteren aktif ve agresif bir kitle!
Akşama kadar okusanız bitmez
Bugün üye olduğumuz e-gruplardan gelen mesajların hepsini açıp okumayı bırakın, içinde ne yazıyor diye şöyle bir bakmaya niyet etseniz akşama kadar ancak bitirebilirsiniz. Günlük mesainizi sadece gruplardan gelen e-postaları kontrol etmekle bitirmeniz işten bile değil. Bir çok gruba aynı anda üye olan ve sayfalarca mesaj yazıp birbirlerine laf yetiştirmeye çalışan insanları anlamak mümkün değil. İnsanlar, buldukları bu özgürlük ortamında, memleket meselelerinden başlayarak bir çok alanda uzun uzun e-postalar yazarak kendilerini tatmin ediyorlar. Ancak olumsuz örnekleri bir yana bırakırsak e-posta gruplarının işlevsel kullanıldığında çeşitli konularda çok yararlı sonuçlar doğuran konuşmalara sahne olduğunu söyleyebiliriz.
E-GRUPLARI NASIL KULLANMALIYIZ
- Takma adlarla e-posta gruplarında yazışmalara izin verilmemelidir. Çünkü isimlerini gizleyerek, ‘nick’ tabir ettiğimiz takma isimlerin arkasına gizlenen kişiler, adlarını gizleme ihtiyacı duymayan bir çok kişinin hakkını gasbederek akla hayale gelmeyecek şiddetli bir üslup kullanabilmekte işi hakeretlere hatta küfürleşmelere kadar götürebilmektedir. Burada, sözkonusu grupların yöneticileri üzerlerine düşenleri yapmalıdır.
- Hiç kimse talep etmediği halde bir e-posta grubuna üye yapılmamalıdır. Özellikle yeni açılan e-posta gruplarının, basın mensupları, akademisyenler gibi kimseleri fikirlerini bile sormadan üye yaptıklarını görüyoruz. Hiç kimse istemediği halde her gün onlarca hatta yüzlerce mesajı almak zorunda bırakılmamalıdır. Eğer bir kişi üye yapılmak isteniyorsa davet edilerek rızası alınarak üye yapılmalıdır. Gruba gelen her mesajın altında üyelikten ayrılmak isteyenlere yol gösterir nitelikte bilgiler yer almalıdır.
- Geniş bir üye kitlesi bulunan ve çok sayıda mesajın gönderildiği e-posta gruplarında mutlaka, moderatörlük sistemi uygulanmalı, mesajlar moderatörlerin incelemesinden sonra gruptaki üyelere dağıtılmalıdır. Bu yöntem, üyelerin posta kutularının onlarca mesajla dolmasını engelleyecek ve sadece yararlı olan mesajların üyelere dağıtılmasına imkan sağlayacaktır.
- E-posta gruplarında moderatörlük sistemi uygulanması sansür gibi algılanmamalıdır. Bu yöntemle, sadece yararlı bilgilerin dolaşımına izin verilmekle kalınmaz, zaman zaman hakarete varan tartışmaların da önüne geçilebilir ve insanların rencide olması engellenebilir. Moderatörlüğün bir işlevi de e-gruplar içinde ikili ‘sohbet’ten yararlı tartışmalara doğru üyeleri yönlendirmek olmalıdır.
- E-Gruplarla ilgili http://groups.yahoo.com/ adresine bakabilirsiniz. Dünyanın en çok kullanılan e-grup sistemi olan Yahoo?da, belli kategoriler altında ilgi alanınıza uygun gruplar bulabilir ve üye olabilirsiniz. Üye olduğunuz grupları tek merkezden kontrol etmek için Yahoo Groups’a üye olmanızı tavsiye ediyoruz.
Melih Bayram Dede, Kitap Haber, Nisan-Mayıs 2003.