Devlet hizmetlerinin “e” haline gelmesi, yani “E-Devlet” hizmetlerinin yaygınlaşması için hem kamu, hem özel sektör hem de medya üzerine düşeni yaptı; hep teşvik edici oldu. Ama amaçladığımız şey bu değildi? “O da ne?” dersen açayım…
Son dönemde pek çok çalışandan, özellikle büyük sayıda istihdam yaratan sektörlerin işçilerinden bir E-Devlet feryadı yükseliyor. Bizim, ‘hayatı kolaylaştıracak, devlet kapısında beklemeyi bitirecek’ diye haberlerini yaptığımız E-Devlet bugün bir baskı ve sindirme aracı haline dönüşmüş durumda.
Patronlar, işçilerinin E-Devlet portalına üye olmaları ve şifrelerini İnsan Kaynakları birimine teslim etmelerini zorunlu tutuyor. Buna razı olmayansa kapı dışarı ediliyor. İşveren devletin ‘çalışanlar kolayca sendikaya üye olsun’ diye sunduğu bu hizmeti kötüye kullanıyor.
İnsan Kaynakları birimleri, işçilerin sendikaya üye olup olmadığını E-Devlet’ten takip edebiliyor, işyeri sendikaya tahammül göstermiyorsa hemen işine son verebiliyor.
İşyeri, kafasına göre bir sendika bulmuş ve bu sendikayla ‘suç ortaklığı’ yapıyorsa, bu kez de İnsan Kaynakları birimi, işçiyi bağlı bulunduğu sendikadan ‘online olarak’ istifa ettiriyor, ‘yandaş’ sendikaya üye yapıyor, ruhu bile duymadan!
E-Devlet hizmetlerinin bu şekilde kötüye kullanılması konusunda bir şeyler yapılmalı, hem de acilen!